Her an her saniye kendime şefkatli olmam mümkün mü? Yani bana alerji yapmasına rağmen sırf o an canım istiyor diye yediğim inek sütlü dondurma, sonrasında mide ağrısı yaptığında nasıl kendime şefkatli olabilirim? Ya da biraz keyiflenmek ve dinlenmek için sevdiğim bir diziyi izlerken ertelediğim bir işin son teslim gününü kaçırıp patrondan herkesin önünde azar işittiğimde o şefkatli halin gelmesi nasıl mümkün?
Artık biliyorum, içimde “ben” diye bildiğim kişi aslında onlarca belki de yüzlerce.. Ve hepsinin özelliği, karakteri, olaylara verdiği tepkileri, ihtiyaçları, hayatta kalma stratejileri bambaşka..
Öyleyse ben, midemi ağrıtan sütlü dondurma yediğimde benim midemin ağrımasını istemeyen tarafım (belki ebeveyn benliğim) bana kızacak, suçlayacak, gücü elde tutabilmek için tehdit edecek, korkutacak, çünkü onun istediği bedenimin her an dengeli olması ve bedenime rahatsızlık veren besinlerin bedenimden uzak durması. Polis veya mürebbiye elindeki sopayı/copu göstererek bunun bir daha gerçekleşmesini engellemeye çalışacak.
Ama diğer taraftan vegan dondurma yemek isteyip de bulamayan “çocuk” keyif ve zevk için “bir seferden bir şey olmaz” deyip yine almak isteyebilir.
Yorgun ve kafası şişmiş tarafım biraz rahatlamak için dizisini keyifle izlemek isterken, zamanlama ve iş ahlakı konusunda çok katı olan tarafım keyif ve eğlenceye bu kadar vakit ayırdığı için üstüne üstlük herkesin ortasında rezil olmasına sebep olduğu için yorgun ve dinlenmeye ihtiyaç duyan tarafımı yerin dibine sokabilir.
Bir de herkes tarafından sevilmeye ve onaylanmaya ihtiyaç duyan tarafım var. Kendini, sağlığını korumak ve keyfini sahiplenmek için bu sevgi ve onay ihtiyacından vazgeçmek durumunda mı kalacak?? Bu onun için dünyanın sonu gibi bir şey..!
…………
Peki şu anda bunları yazan tarafım? O kim?
Tüm olanları gören, gözlemleyen, şahitlik eden tarafım…
Hepsine eşit uzaklıkta duruyor, herkesi anlama ve ihtiyaçlarını görme çabasında…
Hepsiyle teker teker empatik bir bağlantı halinde, aynı zamanda da tarafsız…
Kimseyi yermiyor ya da beslemiyor…
…………
Desteği sadece MEVCUDİYETİ!
…………
Kendi halime bir gözlemci objektifiyle bakmak ve sadece mevcudiyetimi korumak, acaba şefkatin ta kendisi olabilir mi?
…………
Bu benim içimi titretiyor şu anda!
…………
İçimde kıyamet kopuyor olsa da, ebeveynim çocuğumun üzerine yürüse, polis keyif yapan halimi tehdit etmeye devam etse de, ben hiçbir şeyi değiştirmeksizin, çabasız ve tarafsız bir yerden hepsine alan ve kucak açmış durabiliyorsam bu Şefkat olur mu acaba?
…………
Çünkü düşünüyorum da polis, mürebbiye, çocuk, anne, keyif almak isteyen taraf, çalışkan taraf, sevilmeye ihtiyaç duyan taraf; hepsi birer kişilik benim içimde, beni BEN yapan parçalarım. Ben hiçbirini değiştirmek zorunda değilim. Hepsinin kendisine göre birer yaşam biçimleri var, ihtiyaçları ve uygulama biçimleri var. Bunların hepsi var olmaya devam etsin ki disipline ihtiyaç duyduğumda polis devreye girsin, eğlenmek istediğimde keyfi seven tarafım… Bu şekilde büyüyüp gelişiyorum..
Herhangi birini “hazır değillerken” değiştirmeye çalışmak kendime uyguladığım “şiddet” olmaz mı?
Şiddet uygulamadan yapabileceğim tek şey; hepsini görmek, duymak, ihtiyaçları doğrultusunda onlara alan tutmak ve anlamak..
Yargısız, yorumsuz, inanç kalıplarımdan uzak, sadece VAR OLARAK..
Gözlemci halime de bir göz atmak istedim şimdi. Onun da sağlıklı ve merkezinde olması çok önemli, çünkü çok değerli ve özen isteyen bir görevi var.
Çok hassas bir terazi ile çalışıyor; tüm olanları, tüm kişileri, büyük bir hassasiyetle tutuyor.
Herkese eşit mesafede…
Gözlemcinin gözlemini farkındalıkla ifade etmesi gözlem yapabilme niteliğindeki Şefkat ile eşdeğer!!
Gözlemci çok ama çok şefkatli, her birine eşit uzaklıkta… Çemberin merkezi gibi…
Çemberin şefkati… 💙
Çember o zaman gözlemci mi?
Bilinçli bir şekilde, bilinçsizce bilince giren yargılardan, yorumlardan uzak durarak (çaba sarf ederek), merkeze, o bilinçsiz halin saflığına yumuşak ve nazik davranan GÖZLEMCİ BİLİNÇ.. Buna ICH diyoruz Jungien, Almanca büyük harf ile BEN! 🙃
Ben çok tatlı bir yere geldim kendi içimde… 🦋
Umarım kendimi az da olsa ifade edebilmişimdir, çok zor bir konu da olsa..
Öz şefkat, kendini gözlemleyebilme ve o an için gerekeni yapabilme hali…
Şefkat, Sevgi’nin eylem hali
Sevgimle